يَا رَبِّى بِحَقِّ اِسْمِكَ الْعَظِيمِ وَبِحَقِّ الْقُرْاٰنِ الْحَكِيمِ وَبِحَقِّ حَبِيبِكَ اْلاَكْرَمِ * [1]
Deryâ-yı Nurun başkumandanı olan Üstadımı razı olduğun amel üzerine sâbit ve razı olacağı amelini teshil ve müyesser kıl. Âmin.
Ali
• • •
- 205 -
Serâser nur olan umum Sözler'in hakikatini beyandaki âli, gâli, el yetişmez makam-ı mânâ-yı mefhumunu, değil şimdi zamanın zındıkları, tâ eski inatçı ve bunlara müşabeheti olan Firavunlar, Nemrutlar anlasalardı iman ederlerdi, dedim ve size çok dua ettim.
- 206 -
Hulûsi Beyin fıkrası.
Yirmi Beşinci Söz, i'câz-ı Kur'ân'ı çok parlak bir tarzda ispat eden, ehl-i Kur'ân'a mesned, melce ve mahzen-i esrar; ve gürûh-u isyan ve tuğyan ve küfrâna bütün levâzımat-ı harbiyeyi câmi, mühlik bir silâhhane; yıkılmaz, aşılmaz, geçilmez bir sur; burç ve barûsu muhkem, mahûf ve müthiş bir kal'a-i polat ve bedendir.
Hakikat böyle olmakla beraber, Kur'ânî sûra dayanan Kur'ânî kal'aya iltica eden çok acip ve harika Kur'ânî esrarın tetkikine koyulan, Kur'ân'ı kendilerine