ediyorum. Reddedilen bir arzu nasıl kesb-i şiddet ederse, emellerimin şimdilik husûle gelmemesiyle, iman ve emellerim de aynı nisbette kesb-i kuvvet ediyor, ruhum yükseliyor; kalbimde açılan pencereden, mânen daha serin ve daha geniş nefes alıyorum.
Zeki
• • •
- 128 -
Hulûsi Beyin fıkrasıdır.
Üstad-ı muhteremim efendim,
Bu mektubun mühim bir hususiyeti var. O da, tarik-ı velâyet serlevhasını taşıyan ve çok ehemmiyetli bir mevzuu ihtiva etmesidir. Evet, اَلاَ اِنَّ اَوْلِيَۤاءَ اللهِ لاَخَوْفٌ عَلَيْهِمْ وَلاَهُمْ يَحْزَنُونَ [1] âyet-i celilesine bir nevi tefsir olan bu mübarek ve münevver eserle,
1. Tarikat, hoşça tarif ediliyor.
2. Faidesinden, cüz'î, fakat güzel bir misal gösteriliyor.
3. Velâyet ve tarikatın münasebeti ve ehemmiyetleri, inkâr edenlerin firak-ı dâlleden oldukları ve bu hazine-i uzmâyı kapatmak, tahrip etmek ve bu kevser menbaını kurutmak isteyenlerin fiillerindeki hatâ yüzlerine vuruluyor. Ve bu yolda, aklı başında ve insafı olanı ikna edecek delâil ve misaller beyan olunuyor.
4. Meslek-i velâyetin yekdiğerine zıt vasıfları ise, seyr ü sülûkün iki meşrebi ile gayet sarih izah ve tavsif ediliyor.
5. Vahdetü'l-vücud ve vahdetü'ş-şuhud meşrebiyle bundaki mühim varta beyan olunuyor.