S - اَلَّذِينَ اٰمَنُوا وَعَمِلُوا [1] Bu sıla ve mevsule tâbiri, ism-i fâil sigası olan اَلْمُؤْمِنِينَ [2] 'den daha uzun olduğu halde neye işarettir?
C - Sûrenin başında tafsilen zikredilen اَلَّذِينَ يُؤْمِنُونَ [3] ilâahir, olan sıla ve mevsule işarettir ki, orada yapılan tafsil, burada yapılan icmâle beyan olsun.
S - Sûrenin başında اَلَّذِينَ 'nin sıla denilen dahil olduğu cümle, muzâri sigasıyla zikredildiği halde, burada mâzi sigasıyla zikredilmiştir. Esbabı nedir?
C - Orada makam, iman ve amele teşvik ve medih makamıdır. Buna münasip, muzâri sigasıdır. Burada makam, mükâfat ve ücreti vermek makamıdır. Buna da münasip, mâzi sigasıdır. Çünkü ücret, hizmetten sonra verilir.
وَعَمِلُوا [4] Bu وَ harf-i atıftır. Atfın tarafeyni arasında münasebet lâzım olduğu gibi, mugayeret de lâzımdır. Burada aralarında bulunan mugayeret, mezheb-i İ'tizâlin hilâfına, amelin imana dahil olmadığına ve amelsiz imanın da kâfi gelmediğine delâlet ettiği gibi; عَمَلْ [5] tâbiri de, tebşir edilenin ücret gibi olduğuna işarettir.
اَلصَّالِحَاتِ [6] Bu kelime, birşey ile takyid ve tahsis edilmeyerek, mutlak ve