﴾ وَقُودُهَا النَّاسُ وَالْحِجَارَةُ [1] ﴿ Bu kayıtlardan maksat, tehdittir. Tehdidlerin tekit ve teşdit edildiğine binaen, burada اَلنَّاسْ [2] kelimesiyle tekit edilmiştir, حِجَارَة [3] lâfzıyla de teşdit ve tevbih edilmiştir. Şöyle ki:
"Menfaat, necat ümidiyle taştan mâmul mâbud ittihaz ettiğiniz sanemler, size tâzip âleti, yani sizi yandırıp yakan ateşe odun olmuşlardır. Zavallılar! Niçin bunu düşünmüyorsunuz?"
S - ﴾ اُعِدَّتْ لِلْكَافِرِينَ [4] ﴿ cümlesinde, makamın iktizası hilâfına لَكُمْ [5] yerine لِلْكَافِرِينَ [6] denilmesi neye binaendir?
C - Evet, Kur'ân-ı Kerim'in takip ettiği usul, ale'l-ekser âyetlerin sonunda küllî kaideleri, fezlekeleri söylediğine göre, Kur'ân-ı Kerim, onların Cehennemlik olduklarını ispat eden delilin ikinci mukaddemesine işaret etmek üzere, ism-i zahiri, zamir yerine, yani لِلْكَافِرِينَ cümlesini, لَكُمْ yerine ikame ile tâmim yapmıştır.
Takdir-i kelâm:
اُعِدَّتْ لَكُمْ ِلاَنَّكُمْ مِنَ الْكَافِرِينَ وَالنَّارُ اُعِدَّتْ لِلْكَافِرِينَ
Yani: "Siz Cehennemliksiniz. Zira kâfirlerdensiniz. Cehennem de kâfirler içindir."
ba