yolcuların hadisesini—velev hayalî olsun—görmek arzusunda bulunan sâmiin arzusunu tatmin için siga-yı muzâri ile geçen o vak'a, zaman-ı hale getirilerek sâmiin hayaline tasvir edilmiştir. Ve keza, muzâri sigası, ikide bir kesilip tazelenmekle beraber istimrarı ve devamı iktiza eder. Ve bunun istimrarından bulutun gürültüsünün de devamına ima vardır.
﴾ اَصَابِعَهُمْ [1] ﴿ Kulaklara sokulabilen ancak parmak uçları iken, burada parmak mânâsında olan اَصَابِعَ [2] 'in kullanılması, onların hayret ve dehşetlerinden dolayı son derece şaşkınlıklarına işarettir.
﴾ فِۤى اٰذَانِهِمْ [3] ﴿ Bu kelâm ra'dın sadâsından onların uğradıkları öyle bir şiddet-i havfe işarettir ki, eğer ra'd onların kulaklarının penceresinden içeri girecek olursa derhal ruhları ağızlarının kapısından dışarı kaçacaktır. Ve keza, bu kayıtta çok güzel ve lâtif bir imâ vardır ki:
Vakta ki onlar kendilerine edilen nasihatleri ve nidâ-yı hakkı, kulaklarını açıp içerisine almadılar; semavat cihetinden kulaklarının cephesi ra'd ve berkin top ve mancınıklarına tutuldu. Onlar o zaman hayır için tıkadıkları kulaklarını şimdi de şer ve azap için tıkamaya mecbur oldular.
اَلْجَزَۤاءُ مِنْ جِنْسِ الْعَمَلِ [4] Evet, sirkat elle yapıldığından, el kesilir. Fena sözler ağızla söylendiğinden, ağıza vurulur. Öyleler de nedamet için sağ elini ağzına ve hacalet için sol elini gözlerine korlar.
﴾ مِنَ الصَّوَاعِقِ [5] ﴿ Bu makamda ra'd ve berkin yolculara zarar vermekte müttehid olduklarına işareten, yalnız berkin sıfatı olan saikanın zikriyle iktifa edilerek ra'dın sıfatı terk edilmiştir. Fakat saika şiddetli bir savtla yakıcı bir