rahmetin en beliğ bir lisanı ve dellâlı olan ve Rahmeten li'l-Âlemîn ünvanıyla Kur'ân'da tesmiye edilen Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın sünnetidir ve tebaiyetidir. Ve bu Rahmeten li'l-Âlemîn olan rahmet-i mücessemeye vesile ise, salâvattır.
Evet, salâvatın mânâsı rahmettir. Ve o zîhayat mücessem rahmete rahmet duası olan salâvat ise, o Rahmeten li'l-Âlemînin vüsulüne vesiledir.[1] Öyleyse, sen salâvatı kendine, o Rahmeten li'l-Âlemîne ulaşmak için vesile yap ve o zâtı da rahmet-i Rahmân'a vesile ittihaz et. Umum ümmetin, Rahmeten li'l-Âlemîn olan Aleyhissalâtü Vesselâm hakkında, hadsiz bir kesretle, rahmet mânâsıyla salâvat getirmeleri, rahmet ne kadar kıymettar bir hediye-i İlâhiye ve ne kadar geniş bir dairesi olduğunu parlak bir surette ispat eder.
Elhasıl: Hazine-i rahmetin en kıymettar pırlantası ve kapıcısı zât-ı Ahmediye Aleyhissalâtü Vesselâm olduğu gibi, en birinci anahtarı dahi Bismillâhirrahmânirrahîm'dir. Ve en kolay bir anahtarı da salâvattır.
اَللّٰهُمَّ بِحَقِّ اَسْرَارِ «بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ» صَلِّ وَسَلِّمْ عَلٰى مَنْ اَرْسَلْتَهُ رَحْمَةً لِلْعَالَمِينَ كَمَا يَلِيقُ بِرَحْمَتِكَ وَبِحُرْمَتِهِ وَعَلٰۤى اٰلِهِ وَ اَصْحَابِهِ اَجْمَعِينَ وَارْحَمْنَا رَحْمَةً تُغْنِينَا بِهَا عَنْ رَحْمَةِ مَنْ سِوَاكَ مِنْ خَلْقِكَ اٰمِينَ * [2]
سُبْحَانَكَ لاَ عِلْمَ لَنَۤا اِلاَّ مَا عَلَّمْتَنَا ۤ اِنَّكَ اَنْتَ الْعَلِيمُ الْحَكِيمُ * [3]