Ehl-i dünyanın evhamlı suallerine karşı cevaptır. O cevapta bilmecburiye hizmet-i Kur'âniyeye ait bir kerâmet olarak hakkımızda göz ile görülen ve hiçbir cihette inkâr edilemeyen birkaç inâyet-i İlâhiyeyi beyan ediyor.
Beşinci nokta: .... 106
Ehl-i dünya, katmerli bir zulüm ile bana teklif ettikleri bid'akârane kaidelerine karşı, onları tam susturacak bir cevaptır.
Bu On Altıncı Mektubun Zeyli.... 109
Zâlim ehl-i dünyanın ve mülhidlerin dünyalarından ve siyasetlerinden bütün bütün çekildiğim halde, kendi hainliklerinden habbeyi kubbe yaparak hakkımda gösterdikleri evham ve telâşa karşı Eski Said lisaniyle, izzet-i ilmiyeyi muhafaza noktasında ağızlarına şiddetli bir tokat vurarak, başlarındaki evhamı uçurur.
ON YEDİNCİ MEKTUP: .... 114
Has bir kardeşime yazılmış küçük bir tâziyenamedir. Çendan bu mektup sûreten küçüktür; fakat faydası büyük olup, ona karşı ihtiyaç umumidir. Hadd-i bülûğa ermeden çocukları vefat eden peder ve validelere mühim bir müjdedir. Bu taziye ile en me'yus ve mükedder bir kalb, hakiki bir teselli ve ferah bulur. Küçük olarak vefat eden çocuklar, âlem-i Bekada ebedi sevimli çocuk olarak kalıp, peder ve validelerinin kucaklarına verilmesi, وِلْدَانٌ مُخَلَّدُونَ [1] sırrıyla, ebedi medâr-ı sürurları olduklarını ispat eder.
ON SEKİZİNCİ MEKTUP: .... 119
"Üç Mesele-i Mühimme"dir.
Birincisi: .... 119
Muhakkıkin-i evliyanın keşif ile hak gördüğü ve büyük mikyasta müşahede ettikleri hâdiseler, âlem-i şehadette bazan hilâf-ı vâki ve bazan küçük bir mikyasta tezahür etmesinin sırrını, şirin ve güzel bir temsil ile beyan eder.
İkinci meselesi:.... 122
Vahdetü'l-vücud meşrebine dair gayet mühim bir hakikat ve güzel bir izahtır. Vahdetü'l-vücuddan dem vuran ve o meseleyi merak eden, bu İkinci Mesele'yi dikkatle okumalı. Çünkü, bu vahdetü'l-vücud meselesi, medâr-ı iltibas olmuş mühim bir meşrebdir. Ve ehl-i hakikatın medâr-ı ihtilâfı olmuş bir acip meslektir. Bu İkinci Mesele, onun mâhiyetini gösterir ve ispat eder ki, o meşreb, ehl-i sahvın meşrebi değil, hem en yüksek değil; ve ehl-i sahv olan Sahâbe ve Sıddıkın ve veresenin meşrepleri, vahdetü'l-vücud meşrebinden daha yüksek, daha selâmetli, daha makbûl olduğunu ispat eder.
Üçüncü meselesi:.... 126
Tılsım-ı kâinatın üç muamma-yı mühimmesinden birisinin halline muhtasar bir işârettir ki; o muammalardan birisi, Yirmi Dokuzuncu Söz'de, ikincisi Otu