geleceklerini ve Bağdad'a dünya hazinelerinin gireceğini[1] ve Türkler[2] ve Bahr-i Hazar etrafındaki milletlerle Araplar muharebe edeceklerini ve sonra onlar çoklukla İslâmiyete girecek, Araplara, Araplar içinde hâkim olacaklarını haber vermiş. Demiş ki:
يُوشِكُ اَنْ يَكْثُرَ فِيكُمُ الْعَجَمُ يَاْكُلُونَ فَيْئَكُمْ وَيَضْرِبُونَ رِقَابَكُمْ * [3]
Hem ferman etmiş ki:
هَلاَكُ اُمَّتِى عَلٰى يَدِ اُغَيْلِمَةٍ مِنْ قُرَيْشٍ [4] diye, Emeviyenin Yezid ve Velid gibi şerir reislerinin fesadını haber vermiş.
Hem Yemâme gibi bir kısım yerlerde irtidat vuku bulacağını haber vermiş.[5]
Hem gazve-i meşhure-i Hendek'te ferman etmiş ki:
اِنَّ قُرَيْشًا وَاْلاَحْزَابَ لاَ يَغْزُونِى اَبَدًا وَاَنَا اَغْزُوهُمْ [6] diye, "Bundan sonra onlar[7] bana değil, belki ben onlara hücum edeceğim." Haber vermiş, haber verdiği gibi çıkmış.
Hem, nakl-i sahih ile, vefatından bir iki ay evvel ferman etmiş ki:
اِنَّ عَبْدًا خُيِّرَ فَاخْتَارَ مَا عِنْدَ اللهِ [8] diye vefatını haber vermiş.
Hem Zeyd ibni Sûhan hakkında ferman etmiş ki:
يَسْبِقُ عُضْوٌ مِنْهُ اِلَى الْجَنَّةِ [9] Zeyd'den evvel bir uzvu şehid edileceğini haber
Buharî, Cihad:95 Müslim, Fiten: 64-66, Tirmizî, Fiten:37 ve İbni Mâce, Fiten: 36.
Buharî, Menâkıb: 25, Meğâzi: 70, Ta'bîr: 40; Müslim, Rüyâ: 21, 22; Tirmizî, Rüyâ: 10; Müsned, 2:319; Beyhakî, Delâliü'n-Nübüvve, 5:334-3366:358, 360, 524.
Buharî, Meğâzî: 29; Müsned, 4:262, 6:394; İbni Hibban, Sahih, 6:272.