· Hedef-i kasdı, menfaattir. O ise şe'ni tezahumdur.
· Hayatta düsturu cidâldir. O ise şe'ni tenazudur.
· Kitleler mabeynindeki rabıtası, aheri yutmakla beslenen unsuriyet ve menfi milliyettir. O ise şe'ni müdhiş tesadümdür.
· Câzibedar hizmeti, hevâ ve hevesi teşcî ve arzularını tatmin ve metalibini teshildir. O hevâ ise şe'ni insaniyeti derece-i melekiyeden dereke-i kelbiyete indirmektir. İnsanın mesh-i mânevîsine sebep olmaktır.
Şeriat-ı İslâmiye ise; onun menfi esasları yerine müsbet esaslar vaz eder.
· İşte nokta-yı istinad, kuvvete bedel haktır ki; şe'ni adalet ve tevazündür.
· Hedefte menfaat yerine fazilettir ki; şe'ni muhabbet ve tecazübdür.
· Cihetü'l-vahdette unsuriyet ve milliyet yerine; rabıta-yı dinî, vatanî, sınıfîdir ki; şe'ni samimî uhuvvet ve müsâlemet ve haricin tecavüzüne karşı yalnız tedafüdür.
· Hayatta düstur-u cidal yerine, düstur-u teavündür ki; şe'ni ittihad ve tesanüddür.
· Hevâ yerine hüdâdır ki; şe'ni insaniyeten terakki ve ruhen tekamüldür. Hevâyı tahdid eder. Nefsin hevesat-ı sefîlesinin teshiline bedel, ruhun hissiyat-ı ulviyesini tatmin eder.Haşiye