Bu kısım, ehl-i dalâletin sahife-i zulmâniyesini tasvir eden levhadır.
Beni dünyaya çağırma, .... Ona geldim fenâ gördüm.
Demâ gaflet hicab oldu; ....Ve nur-u Hak nihan gördüm.
Bütün eşya u mevcudat, .... Birer fâni muzır gördüm.
Vücut desen, onu giydim, .... Ah, ademdi, çok belâ gördüm.
Hayat desen onu tattım,.... Azap-ender azap gördüm.
Akıl ayn-ı ikab oldu,.... Bekàyı bir belâ gördüm.
Ömür ayn-ı hevâ oldu, .... Kemâl ayn-ı heba gördüm.
Amel ayn-ı riya oldu, .... Emel ayn-ı elem gördüm.
Visal nefs-i zevâl oldu, .... Devâyı ayn-ı dâ gördüm.
Bu envar zulümat oldu, .... Bu ahbabı yetim gördüm.
Bu savtlar nây-ı mevt oldu, ... Bu ahyâyı mevat gördüm.
Ulûm evhâma kalb oldu, .... Hikemde bin sekam gördüm.
Lezzet ayn-ı elem oldu, .... Vücutta bin adem gördüm.
Habib desen onu buldum, .... Ah, firakta çok elem gördüm.
ba