girmeden, yani hadd-i bülûğa vasıl olmadan vefat eden çocuklar, وِلْدَانٌ مُخَلَّدُونَ [1] ile tabir edilen Cennet çocukları şeklinde ve Cennete lâyık bir tarzda, gayet süslü, sevimli bir surette, onları Cennette dahi peder ve validelerinin kucaklarına verir, veledperverlik hislerini memnun eder, ebedî o zevki ve o lezzeti onlara verir. Zira çocuklar sinn-i teklife girmediklerinden, ebedî, sevimli, şirin çocuk olarak kalacaklar.[2] Dünyadaki her lezzetli şeyin en âlâsı Cennette bulunur.[3] Yalnız, çok şirin olan veledperverlik, yani çocuklarını sevip okşamak zevki, Cennet tenasül yeri olmadığından, Cennette yoktur zannedilirdi. İşte bu surette o dahi vardır. Hem en zevkli ve en şirin bir tarzda vardır.[4] İşte, kablelbülûğ evlâdı vefat edenlere müjde!
BEŞİNCİ İŞARET: Dünyada اَلْحُبُّ فِى اللهِ [5] hükmünce salih ahbaplara muhabbetin neticesi, Cennette عَلٰى سُرُرٍ مُتَقَابِلِينَ [6] ile tabir edilen, karşı karşıya
kurulmuş Cennet iskemlelerinde oturup, hoş, şirin, güzel, tatlı bir surette, dünya maceralarını ve kadîm olan hatıratlarını birbirine nakledip eğlendirmeleri suretinde, firaksız, sâfi bir muhabbet ve sohbet suretinde ahbaplarıyla görüştüreceği, Kur'ân'ın nassıyla sabittir.[7]
ALTINCI İŞARET: Enbiya ve evliyaya Kur'ân'ın tarif ettiği tarzda muhabbetin neticesi, o enbiya ve evliyanın şefaatlerinden berzahda, haşirde istifade etmekle beraber, gayet ulvî ve onlara lâyık makam ve füyuzattan o muhabbet vasıtasıyla istifaza etmektir.[8] Evet, اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ اَحَبَّ [9] sırrınca, âdi bir adam, en yüksek bir makama, muhabbet ettiği âli-makam bir zâtın tebaiyetiyle girebilir.